Rahim Ağzı Kanseri Tanı ve Tedavi
Rahim Ağzı Kanseri Tanı ve Tedavi
Türkiye’deki kanser vakalarında yıllık ortalamalara bakıldığında sıklıkla görülmesi bakımından 8. sırada yer aldığı kayıtlara geçen Rahim kanseri, dünyada da yılda 500 bin dolayında kadında görülmektedir. Tıp biliminde “serviks kanseri” olarak tanımlanır.
Rahim ağzı kanseri rahim ağzındaki normal hücrelerin anormal hücrelere dönüşmesi ve kontrolsüzce büyümesi ile meydana gelir. Belirtisi ilk anlarda anlaşılmaz. Belirti olduğu zaman ise anormal vajinal kanama görülebilir.
Adet dönemleri arasında, menopoz sonrası ve cinsel ilişki sonrası vajinal kanama var ise kadınların mutlaka hekime başvurması gerekir.
Kadınların bu sorunu karşısında smear olarak da adlandırılan Pap testi yapılır. Bu test rahim ağzından küçük bir fırça yardımı ile hücrelerin toplanması esasına dayanır. Mikroskop altında bu anormal hücreler değerlendirilir. Yaşınıza bağlı olarak HPV olarak adlandırılan bir virüs testi de yapılabilir.HPV enfeksiyonu rahim ağzı kanserine neden olabilir. Eğer bu test sonuçlarınız anormalse doktor biyopsi olarak adlandırılan bir test ile sizi takip edecektir. Biyopsi ile rahim ağzından küçük bir parça alınır.
Kanserin doğru tedavisi, kanserin hangi evrede olduğunun belirlenmesiyle mümkündür. Bu belirlendikten sonra bazı rahim ağzı kanseri vakalarında kanserli dokuları çıkarmak için cerrahi uygulanabilir. Rahim ağzı, rahim ve vajinanın üst parçasını çıkarılabilir. Rahim yerinde bırakılarak rahim ağzının bir parçası ya da tamamı çıkarılabilir. Radyoterapi ile kanser hücreleri öldürülür
Bir başka yol ise kemoterapi ile kanser hücrelerinin büyümesi durdurulur. Rahim ağzı kanseri tanısı koyulan hastalara genellikle radyoterapi ile eş zamanlı olarak kemoterapi uygulanır.
Tedavi sonrası kanserin tekrarlayıp tekrarlamadığını görmek için sıklıkla kontroller yapılır. Takiplerde pap testi, fizik muayene ve röntgen çekilmesi gibi tetkikler gerçekleştirilir.